Bu yıl okuduğum kitaplar hakkında , olurda yolu bir şekilde bu blog sayfasına düşen ve yalnızca ismi dışında kısa bir fikir oluşturması için kısa yorumlar eklemeye çalışacağım . Bunuda 2018/... ile yayınlamaya çalışacağım ..
1- Amin Maalouf - Ölümcül Kimlikler
Maalouf'u sanırım herkes çok okunan ve ilgili çeken romanları ile tanır . Yazar 1998 yılında yazdığı bu denemesinde dünya üzerindeki kimliklere , bu kimlikleri besleyen değerlere ve doktrinlere el atıyor . ( Benim için okunması belki biraz geç kalınmış ama güncelliğini kesinlikle yitirmemiş , hatta daha da önemli hale gelmiş bir konu bu arada . ) Maalouf'un bu bence çok kıymetli denemesini değerli kılan da onun çok renkli kimliği ve geçmişi birazda . Kuşaklar boyu etnik geçmişi hristiyan bir Arap olan böyle önemli bir çoğrafyafa doğmuş ve büyümüş yazar. Lübnan da ailesinin seçenekleri arasında İngilizce okulda varken tesadüfen gittiği Fransız okulu sayesinde bu dil ve kültüre yakın oluyor . Lübnan savaş nedeniyle karışınca Fransaya kaçması ve Fransada yaşamaya başlamasının getirdikleriyle de birleşip oraya önemli kitaplar çıkmaya başlıyor . Yazarın bu çoklu değerlerle bezenmiş durumu ve şahsi birikimleri Onun bu konuda değerli bir kitap ortaya çıkarmasını sağlamış . 200 sayfalık kitabı , ayrıntıları ve detayları kaçırmadan , bizim gibi batıyla , doğunun sentezini hala çözmekte zorlanan ve halen kimliği konusunda toplumsal konsensüsü yakalayamamış , gerek etnik gerekse de dinsel içerikli ciddi sorunlar yaşayan ülkenin insanları olarak da çok düşündürücü , sorgulayıcı ve de zihin açıcı olarak değerlendiriyorum . Ben de Maalouf'u ve düşüncelerini kendime yakın gördüğüm için kitabı da tavsiye ediyorum . Umarım birgün hepimizin , o , bu , şu vb kimliklerin baskın hegomonyasından kurtulup , onların renkli taraflarını yaşatmak kaydıyla bir dünya vatandaşına ve dünyalı kimliğine kavuşuruz.
Kitapan
"Keddinden emin toplumlar yansımalarını güven verici, huzur dolu , açık bir dinde bulurlar , güvensiz toplumlarsa korkak , bağnaz , çatık kaşlı bir dinde ..."
" Milliyetçiliğin birinci erdemi her sorun için bir çözümden çok bir sorumlu bulmak değil midir ?"
"Başımıza gelenler hep biraz da başkalarının hataları yüzündendir , başkalarının başına gelenlerse daima biraz bizim hatamızdır."
" Ben geleceğin hiçbir yerde yazılı olmadığına derinden inanıyorum, gelecek bizim ona yaptıklarımız olacak .
.... Bazıları Doğulu olan bana " Ya kader ?" diye soracaktır . Bunu hep bir yelkenli için rüzgar ne ise , kaderin de bir insan için aynı şey olduğu cevabını veriyorum . Dümen başındaki insan rüzgarın nereden eseceğine karar veremez , ne şiddette eseceğine de , ama kendi yelkenini yönlendirebilir . Ve bu da kimi zaman inanılmaz derecede fark eder . Aynı rüzgar deneyimsiz , ihtiyatsız ya da yanlış karar veren bir denizciyi felakete sürüklerken , bir başkasını sakin br limana ulaştırır."
2- Mario Levi - Bir Şehre Gidememek
Yetişkin bir adamın duygusal ve hüzün dolu üç hikayesi , geçmişe yolculuk , anılar , aşk , hüzün ve kimlik sorunları ve bunalımları ...Hikayeler bu türün sevenleri için oldukça etkileyici gelebilir . Yazarın ve türün meraklılarına önerilir . Ben çok çok etkilenmedim.
3- Alessandro Baricco - Homeros, İlyada
Yazar tam istediğimi yapmış . Bu efsane hikayeyi ve öyküyü orjinal metnin çevirileri ile hepimiz duymuş , el atmış , okumaya çalışmış , belkide sıkılıp yarım bırakmış olabliriz. Homeros'un bu efsanesini hele ki biraz da eski tarih , mitoloji , Anadolu tarihi , Troya vb meraklarınız da varsa bu kitabı kolay okunulurluğu ile tavsiye ederim . Yazar kitap önsözde de ifade ettiği gibi , metinlere müdahale ediyor , kitaptan tekrarları ve özellikle Mitolojik tanrıların müdahale ettikleri sahneleri çıkarıyor ve sonucunda aslında bu epik hikayenin son derece gerçekçi aynı zamanda laik bir hikaye olarak ortaya çıktığına dem vuruyor . Hatta kitap bittikten sonra İtalya'da radyodan birkaç programda okunduğunu ve akıcılığı ve bütünlüğü ile müthiş bir ilgi gördüğünü ve dinleyicilerin saatlerce radyo başından ayrılmadan hikayeyi dinlediklerini de not düşmüş . Hakikatten kitabı okuyunca ben de aynı fikre kapıldım . Günümüz dilince sadeleştirilen ve direkt olarak konuya odaklan İlyada efsadesi ve Troya savaşının son günleri ve efsane Akhilleous ve Hektor 'un mücadelesini büyük bir keyifle okuyabilirsiniz . Meraklısı için kesinlikle bu yalın ve akıcı kitabı tavsiye ederim. Hatta kitabı bitirince bence 2004 yapımız Wolfgang Petersen yönetmenliğinde başrollerinde Brad Pitt'in oynadığı Troy fliminide bonus olarak izleyin derim ...
Kitaptan
Akhilleus diyor ki " Troya surların arkasında gizlenen hazine ne kadar zengin olursa olsun , bir hayatla boy ölçüşemez . Öküzler , yağlı koyunlar çalınabilir ,altınlarla atlara , üç ayaklarda konulabilir ama hayat çalınmaz da , satın alınamaz da . Hayat bir kez boğazından uçup gitti mi , bir daha geri gelemez. "
" Roman tanrıların terk ettiği dünyanın destanıdır" Gyorgy Lukacs
Aylak Adam
Şubat 2018
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder